Ferdi YAŞAR®

3
175

Turp Gibiyiz

Ne badireler atlattı bu millet. Belki olması gereken buydu, belki olmasa daha iyi olurdu, belki de olmasa her şey daha kötü olacaktı, bilemeyiz.  Sonuçta biz koca bir millet olarak başımıza gelenlerden ders ve payda çıkarmayı bilen insanlarız. En çok gıpta edilen özelliğimiz   “-Her hayırda bir şer, her şerde bir hayır vardır.” Sözümüzmüş…  Belki de kahretmeyip şükretmekmiş bizi her türlü badirelere karşı güçlü kılan. İyiliğimizden taviz vermeyişimiz, kötülük yapanlara iyilikle karşılık vermemiz, bize kezzap dökene şerbet ikram etmemiz… Bunlar bizim özümüzde olan ama kıymeti bilinmeyen velinimetlerimiz.

Analiz araştırma ve değerlendirme üçlüsünü yanıma alıp yaptığımız sohbetlerimizde görüyorum ki, bize dayatılan kültürü çoktan benimsemişiz, seve seve, bayıla bayıla… Çünkü biz elimizde olan kıymetleri göremeden yaşadık, dışardan bakamadık. Avrupalının yaşayışıyla cezp olduk,  televizyonlarda gördüğümüz kadarıyla…  Biz ki; çoğunun beğenmediği gericilik saydığı, okyanusları göl yapmış, hiçbir ülkenin bahsetmeden tarih yazamayacağı, bir imparatorluğun torunlarıyız.

Biz; kendisi sabah siftahını yaptığı için gelen ikinci müşteriyi karşı dükkâna yönlendiren o saf tertemiz dünya malına zerre tamah etmeyen ataların torunlarıyız. Biz dünya toprakları gözünü bürümüş liderlerin değil, “Davamız kuru bir cihangirlik davası değildir. Bilakis davamız İslam davasıdır.” Diyen Beylerin torunlarıyız.

Velhâsıl-ı kelâm,

Korkmayın, şayet içimizde var olan bu güzellikler yitirilmiş değiller. Sadece kullanılmadığı için derindeler, çok derindeler.  10 yıl egemenliğini korumak için savaşmış, 90 yıl egemeniz diye uyutulup sadece kukla gibi kullanılmış bu susmaktan ses telleri hükmünü yitirmiş derin bir uykuya dalmış gücün farkına varmıyoruz.

Yaşamak çok güzel, fakat onurlu yaşamak muhteşem bir şey, onuruyla ölmek paha biçilemez. Egemeniz diye tüm manevi değerleri zorla olmasa da yavaş yavaş hissettirmeden elinden alınmış bu milletin özüne dönmesi için ne yapmalı? Sizin görüp benim göremediğim o batı kültüründe olan huzur ne?

Mesela insanlara adaletli olmayı emreden Allah’ın buyruğu şeriatı bir dünya azabı gibi gösterenlere boyun eğmeden önce hiç doğru kaynaktan araştırdınız mı? Ya gerçekler gösterildiği gibi değilse?

Evet, şeriat…

Bana da gerici diyebilirsiniz. Fakat yazımın devamını okuduğunuzda hak vereceksiniz. Şuan sözde Müslümanız  diyenlere sorsanız şeriat gelsin mi diye, elbette korkarak “-Tabii ki hayır..” diyecektir. Peki,  “-Müslüman mısınız?”  Sorusuna bu kişiler yine “ Tabii ki hayır..” diyebilirler mi? Diyemezler. Çünkü 1930’lu yıllardan beri şeriat sadece adam asmayı emreden özgürlüğü kısıtlayan uydurma bir yasa olarak tanıtıldı. Sizce doğru mu bu?

 

Bilmeyenler için hatırlatırım, Şeriat; o sözde Müslümanların rahatlıkla “Lanet olsun şeriat” diyebildikleri bir yasa değildir. Şeriat ben Müslümanım diyen herkesin kabul etmek zorunda olduğu bir yasadır. Çünkü şeriat Yaratıcı tarafından Hz. Muhammed (SAV)’e buyur edilen yasadır.  Yani Şeriat aslında Allah’ın emridir. İnsanları yargılamak yada yadırgamakta doğru değil. Ama uyanmak için de geç değil… Hiç bir şey için geç değil. Yeter ki bir silkelen, bir toparlan… Bir sor sorgula… Bu zamana kadar tıkırında giden bu sistemin bozulmasına tüm dünyanın bu kadar karşı çıkmasını azıcık anla…

Beğendiniz mi?

3

Diğer Yazılar